Çalışmakla aram hiçbir zaman iyi olmadı. Lise yıllarımdan bu yana, hiçbir zaman severek ders çalıştığımı hatırlamam. Çalışma hayatımda da bunun aynı şekilde devam ettiğini söyleyebilirim. Yıllardır bir gün işe keyifli gittiğimi hatırlamam, kolayca sıkılırım ve dikkatim dağıldığında ilgilendiğim işe geri dönmem zor olur.
Bahsettiğim durumun ne kadar sıkıntılı olduğunu tahmin edebilirsiniz sanıyorum. İnsanın haftanın beş gününü geçirdiği iş yerinde mutsuz olması gerçekten keyifsiz bir durum. Bu yüzden en son isteyeceğim şey, kızımın da çalışma konusunda benimle aynı sorunlara sahip olmasıydı. Korktuğu başına gelirmiş ya insanın, kızım da tam korktuğum gibi, ders çalışmayı hiç sevmiyordu.
Kızım için bir şeyler yapma isteğiyle, bir gün bir kitapçıya girip alabileceğim tüm ebeveyn-çocuk eğitimi kitaplarını aldım. Bu kitaplardan birini okurken, DEHB ile ilgili bir bölüme denk geldim. Okudukça, kitabın bu bölümünün adeta beni tanımladığını gördüm. Ablamla ve onun arkadaşlarından biriyle de konuşarak, bu konuda bir uzmana görünme kararı aldım.
Uzmana olan biten her şeyi anlattım. Kısa bir tanı süreci sonrasında, DEHB sahibi olduğum kesinleşti. İşin ilginç yanı, anlattıklarımdan sonra uzman kızımı da görmek istemişti. Biraz şaşırarak, bir hafta sonra kızımı da aynı uzmana götürdüm. Tanı sürecinden sonra, kızımda da DEHB olduğu ortaya çıktı. Doktora şaşkınlığımı açıkça belli ettiğimde, bana bu durumun normal olduğunu ve anne/babasında DEHB olan bir çocukta DEHB’nin görülme oranının %50-60 olduğunu söyledi.
Bu tanıdan sonra hayatımızın tamamen değiştiğini söyleyebilirim. Bütün ön yargılarıma rağmen, tedavi süreci kızımda da bende de oldukça etkili oldu. İş yerinde herkes benim adeta farklı bir insan olduğumu söylemeye başladı. Kızımın okul başarısının da giderek arttığını görebiliyordum.
DEHB tanısında kendim için geç kalmıştım, fakat kızım için tam zamanında yetişmeyi başarmıştım. Kızımın okul hayatının daha başında bu duruma müdahale edebilmiş olmaktan oldukça mutluyum. DEHB sorunumuzu aştığımızdan beri kızım okulda, ben iş yerimde geçirdiğimiz vakitten keyif alabiliyoruz. Çevremizdeki herkesin de söylediği gibi, bambaşka bir anne-kızız artık!